| Yıldırım... | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
pasiflora_esr set görevlisi
Mesaj Sayısı : 101 Yaş : 35 Nerden : kırıkkale Kayıt tarihi : 22/01/09
| |
| |
pasiflora_esr set görevlisi
Mesaj Sayısı : 101 Yaş : 35 Nerden : kırıkkale Kayıt tarihi : 22/01/09
| |
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| |
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Paz Şub. 01, 2009 2:34 am | |
| polisin yerınde olmak istemezdım | |
|
| |
pasiflora_esr set görevlisi
Mesaj Sayısı : 101 Yaş : 35 Nerden : kırıkkale Kayıt tarihi : 22/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Paz Şub. 01, 2009 9:07 pm | |
| temel işte naparsın | |
|
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Ptsi Şub. 02, 2009 2:39 pm | |
| Hollywood'da güzel bir evde bir parti veriliyor.Partinin sahibi partiyeheyecan ve değişim katmak için mikrofonu eline alıp başlıyor : -Arkadaşlar akvaryumdaki iki Pirana'yı bu havuza atacağım.Havuza atlayıp karşıya çıkan arkadaş şu gördügünüz sarışınla sabaha kadar eğlenebilir. Kimsede ses seda yok. -Bu esmeride sunuyoruz. Yine kimsede ses yok. -Bu kumral bayanı da hediye ediyoruz. Yine ses yok. -Bu topu da veriyoruz. -Slaaaaash!!!... Adamın biri suda hızla yüzüyor ve karşıya geçiyor.Tekrar koşup havuzun öbür kenarına geliyor : -Nerede o şerefsiz! -Beyefendi o havuzun karşısında! Adam şaşkın şaşkın : -O değil! Beni havuza iten şerefsiz nerede...... | |
|
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Ptsi Şub. 02, 2009 2:48 pm | |
| Tarihte ilk kez Kars'a ayna gitmiş. Adamın biri aynayı görüp eline almış.
Daha önce hiç kendini görmediği için ölen kardeşine benzetmiş karşısındakini.
Adam:- Ey gidi gardaşımm. Seni bi daha görmek nasipte varmış !
Aynayı eve götürüp sarılıp uyumuş kardeşine:).
Karısı bakmış adam bişeye sarılıp uyuyor. Aynaya bakmış bir kadın!
Allah belanızı vireee. Bu karıda kim? Bi b.kada benzese...diyerek
feryat figan evden çıkıp kadı efendiye gitmiş kadın.
Kadı efendi adam beni bu çirkin karıyla aldattı.
Kadı aynaya bakar ve şöyle der:-Yav bu karıdan çok kavata benziir.)) | |
|
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Ptsi Şub. 02, 2009 2:50 pm | |
| buda sonu olmayan fıkra Patron Sekretere : Bir haftalığına iş için yurtdışına çıkacağız. Ona göre hazırlan. Sekreter kocasını arar : Patronla bir haftalığına yurtdışına çıkacağız. Sen başının çaresine bakarsın. Kocası sevgilisini arar : Karım bir haftalığına yok. Bu haftayı beraber geçirelim. Sevgili Özel ders verdiği minik çocuğu arar : Bu hafta sana ders veremicem. Gelmene gerek yok. Minik çocuk Dedesini arar : Dedecim. Bu hafta dersim yok. Öğretmenim yok.Bu haftayı beraber geçirelim. Dede (1.bölümdeki patron olur) sekreterini arar: Bu haftayı torunumla geçireceğim. Gezimiz iptal oldu. Gidemicez. Sekreter kocasını arar : Gezimiz iptal oldu. Gidemicez. Koca sevgilisini arar : Bu hafta beraber olamıcaz. Karımın gezisi iptal oldu. Sevgilisi ders verdiği minik çocuğu arar: Bu hafta sana ders verebileceğim. İşlerim iptal oldu. Minik çocuk Dedesini arar : Dedecim. Öğretmenimin işleri iptal oldu. Bu hafta beraber olamıcaz. Çok üzgünüm. Dede sekreterini arar : Merak etme. Bu hafta yurt dışına çıkabileceğiz. Hazırlıklarını yap. | |
|
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Ptsi Şub. 02, 2009 2:51 pm | |
| Pilot Temel telsize var gucuyle bagiriyordu :
- "Ula, sag motor bozuldu. Duseyrum, duseyrum.Meydey duseyrum.Kule duseyrum."
Kule hemen cevapladi :
- "Mesaj anlasildi. Yerinizi bildirin, yerinizi bildirin."
Temel gayet ciddi :
- "Pilot kabini, ondeki sol koltuk, pilot kabini, ondeki sol koltuk!." | |
|
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Ptsi Şub. 02, 2009 2:52 pm | |
| Temel hayvanat bahcesınde gezerken acık buldugu bır kafesten ıcerı dalmıs.
-hoop dur ne yapıyorsun orası aslan kafesı, dıye bagırmıslar. Temel gerı donmus,
-Sankı aslanunuzı yeduk demıs. ----------------------------------------------------------------------------------------
Temel Bilim Adamıyken... Temel bılım adamı ıken bır arkeolojı araştırmaları konferansına davet edılır. Amerıkalılar anlatmaya başlar; -Bız ülkemızde yaptığımız kazılarda 25 metre aşağı ındık ve telefon kabloları bulduk.Öyleyse bızım atalarımız asırlar önce telefon kullanmışlardır.
Sıra Türkıye`ye gelır ve Temel başlar anlatmaya:
-Bız ülkemızde yaptığımız kazılarda 50 metre aşağıya ındık ama hıçbırşey bulamadık.
Öyleyse bızım atalarımız telsız telefon kullanmışlardır.
--------------------------------------------------------------------------------------------
Temel ve Dursun Parasız Kalırsa.. Temel ıle Dursun parasız kalmışlar. ış ılanlarına bakıp yapabıleceklerı bır ış aramaya başlamışlar.Bır ılanda Bır kızılderılı kafaderısı getırene 100ş yazdıGını görür görmez Amerıka'ya gıdıp kızılderılı aramaya başlamışlar. Günler boyunca çöllerı, daGları arşınlamışlar ama nafıle, hıçbır kızılderılıye rastlayamamışlar. Sonunda yorgunluktan baygın düşüp bır yerde uyuya kalmışlar. Temel sabaha karşı uyandıGında çevrelerınde savaş boyaları sürünmüş yüzlerce kızılderılıyı görünce Dursun'u dürtüp: -Lan, Dursun! Kalk, kalk! artık paraya para demicez... | |
|
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Ptsi Şub. 02, 2009 2:54 pm | |
| Adamin birisi sehirlerarasi yolcu tasimaciliginda kullanmak üzere Ford minibüs satin alir. Ilk sefere çikacagi gün çok heyecanlidir. Yolculari tepelemeye doldurur ve yola çikar. Fakat minibüsü öyle hizli kullanmaktadir ki minibüsün en arka koltugunda oturan 60 yaslarinda bir ihtiyar amca soföre: -"Yavrum biraz yavas gitsene kaza yapacaksin." deyince soför heyecanla, -"Beybaba sen Ford minibüsü bilir misin?"der. Ihtiyar adam Hayir bilmiyorum" deyince soför " O zaman otur yerine bir daha isime karisma" der. Neyse seyahat bu sekilde devam eder.Ileride keskin bir virajdan 120 Km hizla dönünce uçuruma yuvarlanmaktan son anda kurtulurlar.Bu arada minibüsteki yolculardan orta siralarda oturmakta olan orta yasli bir kadin: -"Soför bey rica ederim yavas git, evde çoluk çocugumuz bekliyor" deyince soför kadina "Abla sen Ford minibüsü bilir misin?" deyince kadin "hayir nereden bileyim" der. Soför bunun üzerine "O zaman sus, bana müdahale etme" der. Yola devam ederler.Artik minibüs öyle süratli gitmektedir ki herkesin yüregi agzinda soförün insafa gelmesini bekler. Soförün saginda oturan adam dayanamayip: -"Soför Bey, yavas gitsene canina mi susadin" deyince soför: -"Abi sen Ford minibüsü bilir misin?" deyince, adam: -"Evet, biliyorum ne olacak! der. Bunun üzerine soför heyecan içerisinde -"Iyi o zaman çabuk söyle bunun freni nerede ???
----------------------------------00---------------------------------
Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir ses: - "Binme, bu uçak düşecek! Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş. İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış: - Uçak düştü kurtulan olmadı. Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında: - "Binme bu trene, raydan çıkacak! Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş: - Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı... Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses: - "Bu otobüse binme, freni patlayacak! Dönmüş yine kimse yok! Dayanamamış, sormuş: - "Sen kimsin yahu?" - "Ben senin iyilik meleğinim! Adam iyice kızmış: - Ulan evlenirken neredeydin?! | |
|
| |
pasiflora_esr set görevlisi
Mesaj Sayısı : 101 Yaş : 35 Nerden : kırıkkale Kayıt tarihi : 22/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Salı Şub. 03, 2009 12:56 pm | |
| - Alıntı :
- Temel gayet ciddi :
- "Pilot kabini, ondeki sol koltuk, pilot kabini, ondeki sol koltuk!." - Alıntı :
- Öyleyse bızım atalarımız telsız telefon kullanmışlardır.
hepsi de çok güzel cnm.ellerine sağlık:D | |
|
| |
Admin Admin
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 34 Nerden : kırsehır Kayıt tarihi : 21/01/09
| Konu: Geri: Yıldırım... Salı Şub. 03, 2009 2:18 pm | |
| önemli değil canım | |
|
| |
pasiflora_esr set görevlisi
Mesaj Sayısı : 101 Yaş : 35 Nerden : kırıkkale Kayıt tarihi : 22/01/09
| Konu: öğretmene bir soru :) Çarş. Şub. 04, 2009 5:23 pm | |
| Öğretmene Bir Soru
Üniversite son sınıf öğrencisi yazılı sınavından kalınca doğru hocasına gider: -"Siz sınıfta bırakarak hayata atılmamı önlüyor ve beni cezalandırıyorsunuz. İşin bu yanını hiç düşündünüz mü?" -"Tabii düşündüm. Hocanın görevi bilgiyi ölçmek, yeterli olmayanı sınıfta bırakmak değil mi?" -"İyi. O zaman size bir teklifim var. Bir soru da ben size soracağım. Doğru cevabı verirseniz, ben kötü notumu kabul edip sınıfta kalacağım. Bilemezseniz, notumu düzeltecek ve sınıfı geçirteceksiniz.
Hocanın keyfi yerinde.Teklifi kabul eder. Ve öğrenci sorar: -"Yasal olup, mantıklı olmayan nedir? Mantıklı olup, yasal olmayan nedir? Ve de ne mantıklı ne de yasal olmayan nedir?"
Hoca uzun uzun düşünür ama cevabı bulamaz. İddia gereği öğrencisine iyi not vererek sınıfı geçirir. Ama aklı da soruda kalır. Sonunda sınıfın en iyi öğrencisini çağırır, olayı anlatır ve sorunun yanıtını bilip bilmediğini sorar. Öğrenci hemen cevap verir: -"Siz 65 yaşındasınız ve 23 yaşında bir kadınla evlisiniz. Bu yasal ama mantıklı değil. Karınızın 25 yaşında bir sevgilisi var. Bu mantıklı ama yasal değil. Siz karınızın sevgilisini, zayıf alıp sınıfta kalması gerekirken not verip mezun ediyorsunuz. Bu da, ne mantıklı ne de yasal."
edit: konu fıkra tarzında olduğu için 'yıldırım' konusu ile birleştirilmiştir.Bundan sonraki fıkra tarzındaki konuları bu sayfaya eklemeniz rica olunur. | |
|
| |
| Yıldırım... | |
|